Bodrum Gezilecek Yerler | En Güzel 33 Yer

05.05.2020
Bodrum Gezilecek Yerler | En Güzel 33 Yer

Eski adı Halikarnassos olan Bodrum burada Milattan önce 484 yılında namı diğer tarihin de babası olarak bilinen Heredot’un söylemine göre yaşayan ilk topluluk Dorlardır. Dorlardan sonra ise Karya ve Lelegler bu bölgede yerleşik hayat sürmüşlerdir. M.Ö 650 yılında Megeralılar şehirde hüküm sürmüşler ve ardından şehri genişletmişlerdir. Şehrin adını ise Hakikarnassos olarak değiştirmişlerdir.

Bodrum tarih sahnesinde en parlak dönemlerini M.Ö 353 yılında Karya bölgesinin başkenti konumuna geldiğinde yaşamıştır. Dünyanın yedi harikasından biri olarak anılan Mausoleum bu dönemde Kral Mausolos’un anısını yaşatması adına kız kardeşi ve karısı Artemisia tarafından yaptırılmıştır.

Bodrum M.Ö 192 yılında ise Romalıların eline geçmiş ancak bu dönemde diğer dönemlere nazaran büyüme gösterememiştir. M.S 395 yılını gösterdiğinde ise Bizanslıların M.S 6. Yüzyılda ise Türklerin eline geçen Bodrum toprakları 1415 yılında Rodos Şövalyeleri tarafından Türklerden tekrar alınsa da 1522 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından tekrar Osmanlı topraklarına katılmıştır. Cumhuriyetin ilan edilmesinden sonra ise adı Bodrum olarak değiştirilmiş ve günümüze kadarda bu ad ile gelmiştir.

Muğla’nın neredeyse en gelişmiş ilçesi olan Bodrum, oldukça popüler ve doğadan güzelliğini almış bir ilçe. Burada doğanın verdiği huzura doyabileceğiniz gibi eğlenceli gece hayatını da yakalamak mümkün. Bunların yanı sıra tarihi doku bakımından da oldukça zengin olan Bodrum, kültürel gezi sevenler için de biçilmiş kaftan. Yerli ve yabancı turistlerin ilgisini gören Bodrum’da unutulmaz tatil anılarınızın yer alacağı ise kesin. Bodrum gezilecek yerler ile ilgili hazırladığımız gezi rehberimize şimdi göz atarak listenizde yer alması gereken en güzel yerleri keşfedebilirsiniz.

Tarihi Yerler

Bodrum Kalesi

Bodrum Kalesi iki limanın arasında kayalıkların üzerinde kurulmuş bir savunma yapısıdır. Antik Çağlarda ada konumunda olan bu alan daha sonra kente bağlanarak yarımada konumunu almıştır. Türklerden aldıkları zamana denk gelen 1406-1523 yılları arasında St. Jean Şövalyeleri tarafından inşa edilmişlerdir. Kare planlı olan bu savunma yapısı 180’e 185 metre ölçülerindedir. İç kale içerisinde ise değişik ülkelerin adlarını alan kuleler bulunmaktadır. En yüksek kule ise Fransız Kulesi’dir. Bunların yanında İtalyan, Alman, Yılanlı Kule ve İngiliz Kulesi de yer almaktadır.

Kalenin doğuda kalan duvarı dışında kalan bölümlerine çift beden duvarları eklenmiştir. İç kaleye 7 kapıdan geçerek ulaşılmaktadır. Kapılarda o döneme ait armalar bulunmaktadır. Armaların üzerinde ise dini sembollerden olan haç, düz ya da yatay çizgiler, hayvan figürlerinden ise aslan ya da ejder bulunmaktadır. İç kalede Şapelin altı da dahil olmak üzere o dönemin su ihtiyacını karşılamak adına 14 adet sarnıç yer almaktadır. Kalenin başka göze çarpan birimleri ise Kale koruganı, çiftli duvarlar arası su hendeği, asma köprü, kontrol kulesi ve Osmanlı döneminden 2.Mahmut’a ait Osmanlı tuğrası göze çarpmaktadır.

Bodrum Kalesi 19. Yüzyıla kadar korunma amaçlı kullanılsa da 19. Yüzyılın sonlarına doğru hapishane olarak kullanılmıştır. Hapishane olarak kullanımından sonra Cumhuriyetin ilanı ile Sualtı Arkeoloji Müzesi olarak işlev görmeye başlamıştır. Müzenin içerisinde bulunan eserlerin arasında Geleneksel Türk Hamamı, Amphora sergilenmesi, Doğu Roma’dan kalma bir gemi, cam salon, cam batığı, sikke ve Mücevheratlardan oluşan bir koleksiyon, Karyalı Prenses Salonu, İngiliz Kulesi, işkence ve katliam odaları ve Alman Kulesi ziyarete açıktır. 33,5 dönüm arazi üzerine kurulmuş müze aynı zamanda da bir açık hava müzesidir. 1955 yılında ise Avrupa’da Yılın Müzesi yarışmasında özel övgü ödülüne layık görülmüştür.

Sualtı Arkeoloji Müzesi

Bodrum kalesinin içerisinde yer almakta olan bu müze sualtı arkeoloji müzeleri arasında dünyada en önemli kategorisi içerisinde yer almaktadır. Bodrum’da kültür ve tarih denilince akla gelen ilk isimlerden birisidir. Bu müzenin içerisinde 14 adet sergi salonu bulunmaktadır. Dünyanda bulunan en zengin Doğu Akdeniz amforalarına da sahiptir. Bu müzenin içerisinde ayrıca Yassıada, Şeytan Deresi ve Serçe Limanı batıkları da sergilenmektedir.

Müzede sergilenen en değerli kalıntılardan biri de batık gemisinin kalıntısıdır. Müzenin en eski eserlerinden biridir. Serçe limanı Cam Batığı Salonu’nda sergilenmekte olan bu batık, 1025 yılında denizin dibini gören batık bir teknedir. Bu teknenin içerisinden kırık ve sağlam olmak üzere şaşırtıcı bir şekilde 3 ton kırık ve sağlam cam çıkartılmıştır. Bunların yanı sıra dünyanın en büyük İslam Sanatının örneklerinden olan İslam Cam Koleksiyonu da burada sergilenmektedir. Müzede neler görebilirsiniz?;

Amphora Sergilemesi

İç kaleye girdiğinizde sol tarafta bulunan beden duvarlarında bulunmakta olan sundurmanın altında Amphora sergilenmesi görülmektedir. Müzedeki en büyük eser topluluğu ise burada yer almaktadır. Amphora kelimesi Yunancadan geçmiş olup Amphi iki yanda anlamına gelirken phoreus ise taşıyıcı anlamını verir. Amhopları antik dönemde şarap, zeytinyağı ve kuru gıdaların saklandığı yer olarak anlamına gelmiştir. Özellikle antik çağda Anadolu’da bağbozumu büyük bir coşku ile kutlanırdı. Bu kutlamalar esnasında şaraplar hazır edilerek büyük mahzenlerde saklanırdı. Şarabın daha kaliteli bir hal alması için ise amphoralar kullanılır ve kalitesinin artması adına amphoralar tıpa ile kapatılırdı.

Karyalı Prenses Salonu

Konum olarak çapraz tonozun bitişiğinde bulunan Baltalı kule, Kraliçe Ada salonu olarak anılmaktadır. Bodrum’da yapılan bir inşaat kazısı sırasında rast gele bulunan lahit ve buluntular da burada sergilenmektedir. Bu salonda buluntuların nasıl ele geçtiğini, video filmi ile betimli anlatımını, dönemin koşullarında hazırlanan iç mekân dekorunu ve Priene’den British Museum’a götürülmüş olan Ada başının kopyasını görmek mümkün. Müzenin diğer kısımlarına nazaran buradaki sergiye ayrı bir ücret ödendiğini belirtmekte fayda var.

İngiliz Kulesi

Buradaki kalede her bir kulenin ülkelerce adlandırıldığından bahsetmiştik. Bunlardan birisi ise İngiliz Kulesi. İngiliz Kulesi, kalesinin kuzeydoğu köşesinde yer almaktadır. Kulenin temelleri ise ana kaya üzerine oturtturulmuştur. Üç kattan oluşan kulede batıda, sur dışında ve kuzeyde bulunan iç kalede dahil olmak üzere 2 giriş kapısı bulunmaktadır. Kulenin batıda bulunan girişi ise direkt orta kata açılmaktadır. Bu bölüm günümüzde ise müzenin cam laboratuvarı olarak işlevselleştirilmiştir.

Doğu Roma Batığı

Avlu içerisinde hemen sağda gözünüze takılacak Gotik tarzdaki yapı ise şövalyelerin şapelidir. Bu şapel kalenin yapımına başlanmasının ardından öncelik verilerek bitirilen bir yapıdır. Şapeller dini ritüellerin gerçekleştiği yer olduğu için dönem inancına göre öncelik buraya verilmiştir. Şapel 1520 yılında ise İspanyol şövalyeleri tarafından onarım faaliyeti görmüştür. Plan ve süslemelerinden anlaşıldığı üzere İspanyol etkisi gözlemlenmektedir. Kale yapısı daha basitken şapel oldukça süslemeli tutulmuştur. Bu süslemeye şapelin ön cephesinden giriş yapar yapmaz kapısından anlamanız mümkün. Giriş ortada büyük, yanlarda ise 2 küçük kapı ile sağlanmıştır. Yanda bulunan kapıların hemen üstünde ise kemerli yapısıyla göze çarpan pencereler bulunmaktadır. Gotik tarzının en güzel örneklerinden biri olan bu yapı, bitkisel süsleme yapım tekniği ile de büyüleyici bir manzara oluşturmuştur.

Türk Hamamı

Bodrum Kalesi’ne Osmanlı zamanında eklendiği düşünülen hamam, 1991 yılında restore edilerek misafirlerine açılmıştır. Hamamın avlusunda küçük bir çeşmede yer almaktadır. Çeşmenin etrafında bulunan mis kokulu limon ağaçları ise geleneksel hamam üslubunu bize sanki o dönemdeki gibi yaşatmıştır. Avluda Bodrum ve çevresinden derlenen hela taşları, 19. Yüzyıldan kalma bir klozet ve antik çağlardan günümüze kadar gelmeyi başaran tarihi lazımlıklar sergilenmektedir. Hem Osmanlı hem de antik çağların örneklerini görmek istiyorsanız buraya mutlaka uğramakta fayda var.

Cam Batığı Salonu

Bu geminin hikayesi 1025 yılında Marmaris yakınlarında bulunmakta olan Serçe Limanı adlı küçük körfeze çarpıp batması ile başlıyor. Batan gemiden 3 tona yakın cam çıkarılmasının ardından Cam Batığı adını alır. 1977 ile 1979 yılları arasında George Bass tarafından öncülük edilerek çıkartılan batık, büyük ölçüde sağlam bir şekilde ele geçmiştir. Geminin zamanında cam külçeleri taşıdığı tahmin edilmektedir. Bu cam külçelerinden ayıklanmasının sonucunda İslam Devletleri ile Bizans Devleti arasında ticaret yapan bir tüccarın malları olduğu kanısına ulaşılmıştır. O dönemde yeni üretim olan camlar limanlarda satılmak üzere gemilere yükleniyordu. Erken İslam dönemi sanatına ait de sayısız buluntu bu gemiden çıkarılmıştır. Bu harika tarihi batığa bakmadan geçmemenizi öneriyoruz, şayet tarih dolu ve büyüleyici bir güzelliği kaçırmış olursunuz.

Alman Kulesi

Alman Kulesi de diğer kuleler gibi Orta çağ şövalyelerini yansıtacak şekilde tasarlanmıştır. Üst avluda Alman Kulesinin hemen önünde antik çapalar sergilenmektedir. Toplantı yapmak ve yemek yemek için kullanılan Alman Kulesinin başında çift başlı bir kartal sembolü bulunmaktadır. Bu kartal sembolü ise dönemin Alman halkını temsil etmektedir. Aynı zamanda bu kulenin yaralıları da tedavi etmek amacı ile kullanıldığı düşünülmektedir.

Sikke ve Mücevherat Salonu

İtalyan Kulesinin alt katında bulunan salonda sikke ve mücevheratlar sergilenmektedir. Dikdörtgen planlı küçük bir odada yer almaktadır. En büyük sikkelerden tutun da en küçük sikkelere kadar geniş bir zaman aralığında bulunan sikkeler ön ve arka yüzleri ile sergilenmektedir.

Cam Salonu

Amphora parkından yukarı doğru çıktığınızda sol tarafta yer alan çan Rum Ortodoks kilisesine aittir. Üzerinde 1906 yılından kaldığına dair bir yazı bulunur. Çanın hemen yanındaki kapıda ise milattan sonra 11. Yüzyıldan kalma olduğu düşünülen Bizans batığına ait tekne sergilenmektedir. Tam karşısında bulunan yapı ise cam salonu olarak adlandırılmaktadır. Yapı dikdörtgen planlı olup, kesik tonozludur. Duvarlarında ise o dönemden kalma nişler yer almaktadır. Bu salonda M.Ö. eserlerden M.S. 11.yüzyıla kadar uzanan çeşitli cam eserler sergilenmektedir. Sağ tarafta yer alan vitrinde Miken cam boncuk dizisi ile Kaş Uluburun Batığından çıkarılan aynı devre denk gelen külçeler sergilenmektedir. Daha sonraki vitrinlere baktığınızda ise Stratonikeis ve Kaunos gibi antik şehir kazılarından elde edilmiş olan cam buluntular gözlemlenmektedir. Salonun büyük bir kısmını ise Serçe Limanı Batığından elde edilen cam koleksiyonu oluşturmaktadır. Su altında kazı çalışmalarının işleyişini göstermek adına ise salondaki nişlerin birinin içerisine akvaryum yerleştirilmiştir.

Yılanlı Kule

İspanyol Kulesi üzerinde bulunan yılan kabartmasından ötürü yılanlı kule olarak da anılmaktadır. Kulenin içerisinde antik tıp biliminden kalma ilaçlardan tutun da araç ve gereçlere kadar birçok eser sergilenmekte. Tıbbi figürlerin yanı sıra kadının doğurganlığını sembolize eden figürler, Tanrı Priapus, İkili Fallus kabartması, evliliğin ve doğanın tanrıçası Tellus Mater gibi heykeller de bulunmaktadır.

Uluburun Batığı

Tunç Çağı batıklarının ikinci ve üçüncü bölümünde Uluburun Sergilenmesinde, batığın birebir replikası bulunmaktadır. Dünyanın en eski batığı olarak literatüre geçen batık Sualtı Arkeoloji Müzesinin en önemli ve en özel sergisi konumunda yer almaktadır.

Zindan

23 basamak ile inilen zindanın iç kapısında Latince bir şekilde ‘INDE DEUS ABEST’ yazısı yer almaktadır. Bu yazının anlamı ise Tanrının bulunmadığı yer anlamına gelmektedir. Zindana Osmanlı Döneminde tuvaletler de eklenmiştir. Zindana girildiğinde ise kapı önündeki balkondan işkence odası görülmektedir. Sağ ve sol duvarlar hizasında 2’şer hücre bulunmaktadır. Her hücrede ise bir hava bacası yer alır. Sol tarafta bulunan ilk baca ise arma yardımı ile kapatılmıştır. Odanın kuzeybatı köşesine doğru ilerledikçe darağacı çukuru, tabutluk, yerde prangalı gülle, duvarda prangalı kelepçe ve tavana asılı darağacı kafesi görünmektedir. Burada yer alan maket insanlar, dönemin canlandırmasına yardımcı olmuş ve ışık oyunları ile ambiyans yakalanmıştır.

Kumandan Kulesi

Kumandan kulesi 1915 yılında Fransızların saldırısının ardından yıkılmıştır. O dönemde Bodrum’u Fransız işgalinden koruyan ve Büyük Taarruz başladığında şehit düşen Yüzbaşı İbrahim Nezihi anısına restore edilip tekrar turistlerin ziyaretine açılmıştır. Kuledeki sergi elemanları Osmanlı döneminden Cumhuriyet dönemine kadar geçmişte yer alan mücadele kahramanlarını tanıtmaktadır.

Tektaş Cam Batığı

Bodrum Kalesinin en görkemli kulelerinden biri olarak yer alan Fransız Kulesinin altında Tektaş Burnu Batığı yer almaktadır. Çeşme yakınlarında bulunan batık Heredot’un yaşadığı yüzyıla ait bir batıktır. Tahmini olarak 5. yüzyıldan kalma olduğu düşünülmektedir. Batıktan çıkarılan 200’ün üzerinde amfora burada sergilenmekte ve günümüzdeki halleri çoğunlukla sapasağlamdır. Ayrıca batıktan çıkan çıpanın üst kısmını da burada görebilmek mümkün.

Halikarnas Mozolesi

Bodrum’da bulunan bu mozole antik dünya yapılarından dünyanın 7 harikası arasında yer almaktadır. Yapı döneminde yapıldığında ihtişamı tüm rakiplerini kıskandırmış. Kral Mausolos adına eşi ve kız kardeşi tarafından Halikarnassos namı diğer Bodrum’da yaptırılmıştır. Kolonları ile Yunan mimarisinin temel öğeleri gözükse de Mısır mimarisindeki piramitlerden de etkilendiği bariz bir şekilde görülmektedir. Oldukça büyük bir şekilde olan mezar yapısı dönemi öyle etkilemiştir ki kendisinden sonra gelen aynı stildeki tüm yapılara da mozole denmiştir. Mozole alanı bugün açık hava müzesi olarak düzenlenmiştir. İçeriye girişte sağ tarafta Bodrum tipi bir ev yer almaktadır. Sol tarafında ise Mausolein’la ilgili kabartmalar, maketler ve yapının çizimine ait parçalar sergilenmektedir.

Bodrum Antik Tiyatrosu

Antik Tiyatro, Klasik çağdan günümüze kadar ulaşmayı başarmış bir eserdir. Bodrum’un ortasında Göktepe dağının güney eteklerinde yer almakta olan bu tiyatro aynı zamanda Anadolu’nun da en sıkı tiyatrolarından birisidir. 1960 yılında restore edilen bu güzel yapı, yakın zamanda da restorasyona uğrayarak Bodrum’da birçok festivale ev sahipliği yapmaktadır. Yüzyıllardır sahnelere ev sahipliği yapan bu antik tiyatronun en ilginç özelliklerinden biri de Dionysos uğruna kurbanların kesildiği sunak ve bazı koltukların arasında zamanında gölgelik konulmak için oyulmuş delikler bulunmaktadır. Her koltuk arasında 40 cm mesafe bırakılması ve 13.000 kapasiteli olması döneminde de ne kadar ihtişamlı bir yapı olduğunu göstermektedir. Bodrum’a geldiyseniz burada bir konser ya da sahne sanatı izlemeden gitmemenizi tavsiye ederiz.

Myndos Kapısı

Antik dönemde Bodrum’a giriş kapılarından biri olan bu kapının tarihçilere göre milattan önce 360 yılında yapıldığı tahmini yapılmıştır. Bu kapılar savunmada öyle büyük bir yer oynar ki Büyük İskender’in askerleri bile bu kapılardan geçemezler. Yapılan kazı çalışmalarının sonucunda herhangi bir saldırı sonucunda kapı önünde bulunan hendekler düşmana karşı büyük bir avantaj sağlamıştır. Yakın zamanda bulunan Türk mezarlığı ile Helenistik ve Roma dönemine ait tonozlu mezarları da burada görmek mümkün. Bu mezarlar bu topraklarından birden fazla topluma ev sahipliği yaptığının da bir göstergesi. Bodrum’da kültür gezisi yapmak istiyorsanız bu kapıyı mutlaka görmelisiniz.

Osmanlı Tersanesi

Bodrum eski zamanlarda korsanlık ve tiranlıkla iç içe bir bölgedir. Bu güzel bölgeyi sık sık yağmalamaya gelen korsanların önüne geçebilmek adına Osmanlı döneminde bir tersane ve bir kule yapılmıştır. 1775 yılında kurulan tersane Osmanlı Donanması’na yeni gelen gemilerin de inşa edilmesi amacıyla kullanılmıştır. Korsan saldırılarının erkenden önüne geçilmek amacı ile de bir de yanında kule barındırmaktadır. Osmanlı kulesi ile 1882 yılında tersane genişletilmiştir. Günümüzde sanat galerisi olarak hizmet eden bu yapıyı mutlaka gezmenizi tavsiye ederiz.

Pedesa Antik Kenti

Bodrum yakınlarında yer alan Lelag şehirlerinden biridir ve günümüze kadar ulaşmayı başarmıştır. Her ne kadar antik kentten günümüze çok parça kalmasada, Pedaya uğrayarak Bodrum’un tarihi dokusunu yakından koklayabilirsiniz.

Bodrum Deniz Müzesi

2011 yılında kurulması ile birlikte ziyaretçilerine denizcilik ile ilgili birçok değerli bilgi sunuyor. Burayı ziyaret ederek denizcilik tarihi hakkında çeşitli belgeler ve nesneleri görebilirsiniz. Müzede keyifli bir vakit geçirirken aynı zamanda çeşitli tekneleri ve deniz kabuklarını da görebilirsiniz.

Zeki Müren Sanat Müzesi

Sanat güneşi lakabı ile Türk müziği denilince akıllara kazınan Zeki Müren için Bodrum’da bir müze bulunmaktadır. Müzeden bahsetmeden önce Zeki Müren’in hayatını hep beraber gelin tekrar bakalım. 6 Aralık 1933 yılında Bursa’da dünyaya gelen sanat güneşi, 24 Eylül 1966 tarihinde geçirdiği kalp rahatsızlığından dolayı yaşama gözlerini çok erken bir yaşta kapatmıştır. 1950 yılında TRT tarafından düzenlenen solistlik yarışmasında 1. olduktan hemen 1 yıl sonra İstanbul Radyosu’nda ilk konserini vermiştir. İlk çıkardığı plağın ismi ise Muhabbet Kuşu olup hemen hemen her kesimin kalbine çıkardığı ilk plak ile taht kurmuştur. 15 yılı aşkın radyo programları sürdüren Zeki Müren çoğu yayını canlı yapmıştır.

Güzel sesinin yanı sıra oyunculuk kariyeri de bulunmakta olup 18 farklı filmde aktörlük yapmıştır. Oyunculuk çalışmaları sürerken ilk konserini 26 Mayıs 1955 yılında vermiştir. Aynı yıl içerisinde ise ülkemizde ilk defa müzik ödülleri verildiği yıllarda Manolyam şarkısı ile Altın Plak kazanmıştır. Hem oyunculuk hem de şarkıcılık serüveninin yanı sıra 1965 yılında 100’e yakın şiirinin bulunduğu Bıldırcın Yağmuru adlı kitabı çıkarmıştır. Hayatı boyunca üretken bir insan olan Zeki Müren 300’e yakın şarkı bestelerken aynı zamanda 600’e yakın da plak ve kaset doldurmuştur. Ölmeden önceki vasiyeti üzerine ise tüm mal varlığını Mehmetçik Vakfı ile Türk Eğitim Vakfına bağışlamıştır ruhu güzel insan.

Sanat Müzesi Nasıl Ortaya Çıktı?

Ölümünün ardından hayatının son zamanlarını geçirdiği Bodrum’da yer alan evi ise Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından önce restore edilmiş sonra ise Zeki Müren anısına müzeye dönüştürülerek hatırasının ebedi bir şekilde yaşaması hedeflenmiştir. 8 Temmuz 2000 yılında ise halka açılmıştır. Restorasyon çalışmaları sırasında ise sanatçının anısını yaşatmak adına aynı şekilde tasarlanmıştır. Müze olarak evin üst katı ile ön ve arka bahçeleri ziyarete açılmıştır.

Müze olarak işlev gören üst katta sanat güneşine ait sahne kostümleri, kendi elleri ile çizdiği tablolar, aldığı ödüller, plakları, kullandığı ikonik takılar, fotoğraflar, hayranlarından gelen mektuplar ve sanatçının yaşamına dair pek çok eser gelen misafirlere açılmıştır. Bu şahsi eşyalın birçoğu ise İstanbul’dan getirilmiştir.

Evinin ön bahçesinde ise uzun yıllar kullandığı çok sevdiği arabası ve elinde mikrofonu olan bir heykeli bronz heykeli sergilenmekledir. Müze yaz zamanında ziyaret etmek isteyenler adına akşam 7’ye kadar açık, kışın ise akşam 5’te kapanmaktadır. Pazartesi günleri ziyarete kapalı olduğunu bilmekte fayda var şayet hayal kırıklığına uğramak istemezsiniz. Müze kart ile sınırsız olarak giriş yapabilirken müze kartınız yoksa 5 TL gibi bir ücretle bu güzel müzeyi gezmenizi mutlaka tavsiye ederiz.

Camiler

Kızılhisarlı Mustafa Paşa Camii

İskele meydanında yer alan konum olarak Bodrum kalesinin karşısında bulunan bu cami 1723 yılında Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır. Halk arasındaki adı Eski cami olarak da bilinmektedir. Cami Bodrum evlerinin de yapı taşı olan kesme taştan yapılmıştır. Kareye yakın dikdörtgen planlı bir camidir. Mimari üslup açısından yerel esintiler taşımaktadır.

Tepecik Cami

Antik çağlardan kalma agoranın olduğu yere Tersaneci Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır. 1735 yılında yapılan cami Osmanlı mimarisinde çok nadir görülen Yalı Tipinde Camiler kategorisinde yer almaktadır. Üzeri kubbe ile örtülü olan bu cami Fransızların saldırısı sırasında yıkılmıştır. Yıkıntılardan sonra cami Karayakalı Hacı Mehmet adlı bir hayırsever tarafından 1962 yılında yenilenmiş ve halka ibadete tekrar açılmıştır.

Adliye Camii

Kale caddesinin sonunda yer alan cami, Cumhuriyet Meydanı’nda yer almaktadır. 1901 ile 1902 yılları arasında yaptırılmıştır. Bodrumda o dönem içinde yaptırılan en yeni cami olduğundan halk arasında adı Yeni Camii olarak da bilinmektedir. 2007 yılında restorasyon geçiren bu güzel yapı bodrum mimarisinin güzelliğini taşımakta ve hala günümüzde bize tarih dolu varlığı ile göz doldurmakta.

Türkkuyusu Camisi

Civarda bulunan bir ilginç cami de burasıdır. Dikdörtgen bir plan tipine sahip olan yapı, malzeme olarak kesme taş kullanılarak yapılmıştır. 1771 yılında halk tarafından imece üslubu ile üretilmiştir. Halkın elinden çıkma bu güzel cami görülmeye değer.

Geleneksel Bodrum Evleri

Bodrum evleri denilince hemen hemen herkesin aklına bembeyaz bir renk bürünür ve deniz mavisi ile birleşir. Bu ikonik evler Türk mimarlık tarihi için de oldukça kült örneklerden biridir. Bu evleri tanımlamak istersek küçük, kübik ve yöreden çıkartılan beyaz taş ile tam bir Akdenizli diyebiliriz. Bodrum evleri dış güzellikleri kadar insana inanılmaz bir samimiyet hissi de vermektedir. Günümüzde bir akım olan minimalizmin bu topraklarda yaşayan insanlar tarafından yüzyıllar önce keşfedildiğini kim bilebilirdi ki.

Yöreye ait olan Bodrum evlerinin iklime göre şekillendiğini okuyabiliriz. Kış aylarının da uzun bir ilkbahar gibi yaşandığı bu güzel topraklarda sıcak hava insan üzerinde de tesirli olmuştur. Bu tesirden dolayı yaşam dışa dönük bir hale gelmiştir. Her şeyin neredeyse beraber yapıldığı bu evlerde kişiye ait özel alanlar küçük tutulurken ortak alanların metrekaresi oldukça geniştir.

Bu toprakların bir ürünü olan ve oldukça kolay erişilen malzeme de taştır. Bu kadar çok bulunması ve kolay elde edilir olması da evlerde kullanılır hale getirmiştir. Geleneksel evlerin bu taşlarla nitelikli ustalar tarafından örüldüğüne şahit olunur. Duvardan duvara ise katra ağacından yapılma ahşap kirişler bulunur. Halk arasında adı kargı denilen sazlar da üzerine yatırılır. Sahilden gelen deniz eriştesi de yıkanıp kurutulduktan sonra sazların üzerine serilir. En son aşamada ise killi geren toprağı ile çatı kapatılır. Silindirik bir taş yardımıyla da toprak sıkıştırılır ve ev bitmiş olur.

Bina boyutları konusunda da Bodrumlular elinin değmeyeceğinden biraz daha uzun yapıp tamamen insan ölçeklerinde yapmışlardır. Burada bu güzel evlerin pencerelerini ise küçük görürseniz şaşırmamanız gerekir. Malum iklimin yakıcılığı pencerelerle ters orantılı çalışmış ve fazla sıcaktan insanları koruma hedeflenmiştir. Pencereler içeriye doğru genişler bir şekilde yapılır ki güneş ışığından mahrum kalmayı sevmez Akdeniz insanı

Bu evlerin en önemli özelliklerinden biri de evi oluşturan her bir elamanın bir görevi bir işleyişi vardır. Yaşamsal fonksiyonun dışında kalan hiçbir gereksiz alan barındırmaz fakat bunun yanında her ihtiyaca da hitap etmektedir. Ocak sadece yemek pişirme amacıyla kullanılmaz aynı zamanda ısı vermek için de birden fazla fonksiyon görür. Bazı odaların köşelerine büyük bir ustalıkla konumlandırılan yunaklar ise banyo yapmak için kullanılmaktadır. Yüklük adını alan sabit dolaplar ise hem yatma birimlerini hem de giysileri ortadan toplayarak daha geniş bir alana yer açar.

Doğal ortamın renk cümbüşü insanı öyle bir büyüler ki yörenin insanları da bunu düşünmüş olacak ki evler sıvandığı renk olan beyazda kalır. Herhangi bir renk ile doğal güzelliğin bozulmasına izin verilmez. Kireç badana sayesinde sıcak ikliminin yabani hayvanlarından olan yılan, çıyan ve akrepten uzak tutulur evler. Bu beyaz kireç sayesinde aynı zamanda güneşin istenmeyen ısısından da korunmuş olurlar. Bodrum evlerini plan bakımından 4 başlığa ayırmak mümkündür.

Sakız Tipi Ev

Bodrum’da görülen en yaygın tipli ev çeşitlerinden biridir. İki katlı ola bu evlerin planları genellikle dikdörtgen planlıdır. Ortada bir merdiven holü sağda ve solda oda bulunmaktadır. Önünde is enfes bodrum manzarasını izlemek adına oldukça geniş bir teras bulunur.

Levanten Ev

Sakız tipi eve oldukça benzer sakız tipinden farklı olarak daha geniş ve aynı zamanda yüksek tavanlıdır. Dış cephesinde kabartmalar ve süslü pencerelere rastlamak da mümkündür. Levanten evler adından da anlaşılacağı üzere 19. Yüzyılın başlarında ticaret için burada bulunan Avrupalı tüccarların evlerinin plan tipidir.

Musandıralı Ev

Daha çok bahçe içerisinde yer alan bu ev tipi daha çok yaz aylarında kullanıldığından yazlık adını almıştır. Yaklaşık yarımşar kot farkı ile dört hacimden meydana gelir. Giriş bölümünde mutfak yer alır. Mutfağın yanındaki yarı gömük oda ise bodrum kat olarak kullanılır ve serin olduğundan yazdan hazırlanan yiyecekler burada saklanır. Diğer hacimde ise oturmak ve misafir ağırlamak adına aynı fonksiyonu gören bir oda daha bulunur. Bu odada bulunan yüklük dolabının içinden ili basamakla mutfağın hemen üzerinde yer alan musandıra adı verilen odaya çıkılır. Buranın tavan yüksekliği 140 cm olup yatmak için kullanılmaktadır.

Kule Ev

Geçmişi orta çağlara kadar dayanan bu evler bu topraklardaki en eski yapılardan biridir. Bu evler eski olduğu kadar en görkemli ev tipidir aynı zamanda.3 katlı olan bu ev tipinde o dönemde zemin katı ahır olarak kullanılmaktadır. Üst katlarda ise yaşam alanları bulunmaktadır. İlk yapıldıkları zamanda giril kapılarının önünde açılıp kapanan köprüler ile girişleri kontrol edilen bu güzel evler görülmeye ve ardından gelen hayran kalma duygusuna sahip.

Doğal Güzellikler ve Plajlar

Tavşan Adası

Bodrumun kıyılarında bulunan bu güzel ada yürüyerek ulaşım sağlayabileceğiniz nadide güzelliklerden birisidir. Denizin içinden kumların oluşturduğu yol ile adaya ulaşabilmek mümkün. 500 yıllık tarihi ise hem doğa severler için hem de kültür tatili yapanlar için eşsiz bir güzellikte. Tavşan adasına antik dönemde ulaşmak için bir geçitten gidildiği keşfedilmiştir. Bu geçiti Helenler döneminde Halikarnassos Kralı Mausolos’un yaptırdığı düşünülmektedir. Anlatılan efsanelere göre kral ve sevgilisi bu adaya gidip tavşan beslediklerinden adı tavşan adası olarak anılmaktadır.

Muhteşem denizi için bile buraya gelmek yeterli. Burada muhteşem denizin tadını çıkarırken aynı zamanda güneşin batışına da denk gelmek nefis anılar yaşamanızı sağlayacaktır. Tavşan adasına gelen insanlar burada yüzse de buradaki koyun çok derin ve kayalıkların da bir o kadar yüksek olduğunu bilmekte fayda var.

Antik kazı çalışmaları sonucunda ise burada milattan önce yaşam formu gözlemlenmiş aynı zamanda u şeklinde bir sunak bulunmuştur. Bunun yanı sıra burada tapınak, tapınağa ait sütunlar ve kiliseye ait eşyalar ve o dönemin evlerine de rastlanmıştır. Bodrum limanına çok yakın bir lokasyonda bulunan ada Bodrum merkezden gümüşlük yolunu takip ettiğinizde kolaylıkla ulaşabilirsiniz.

Bitez Halk Plajı

Bodrum’da yer alan bu halk plajı tatil bölgelerinin en gözde yerlerinden birisidir. Temizliği ve mavi bayrak ödülü ile de turistlerin uğrak mekanlarından biri haline gelmiştir. Halk plajı Bodrum’a 8 km’lik bir mesafede yer aldığından ulaşım açısından da oldukça rahattır. 2002 yılından 2013 yılına kadar mavi bayrak ödülünü kazanmıştır. Havaalanına 45 kilometre mesafede yer alan plaj, il merkezine ise sadece 1 km uzaklıkta yer almaktadır. Güzel bir plaj arıyor ve gününüzü geçirmek istiyorsanız tertemiz suları olan Bitez Plajı planlarınız için harika bir seçim olacak.

Turistik ve Simgesel Yerler

Barlar Sokağı

Bodrum barlar sokağı sahilde kıyı şeridi boyunca sol kısımdaki alanda yer almaktadır. Aynı zamanda eğlencenin daha yoğun yaşandığı Gümbet barlar sokağı’da Bodrum merkezden kolaylıkla ulaşılabilir bir konumdadır. Bodrum doğal güzelliklerinin yanı sıra aynı zamanda gece hayatı ile de nam kazanmış bir yerdir. Bodrum’a gelen yerli ya da yabancı turistler bir şeyler içmek istediğinde tercihini bu sokak civarında bulunan barlardan yana yapmaktadır. Kafeleri, barları, restoranları ile burada yürürken inanılmaz eğleneceğinizin garantisini verebiliriz. Bodrum’un tüm canlılığı burada yer almaktadır.

Burada akla gelen her türlü eğlence mekanını bulabilmek mümkün. Eğlencenin kalbinin attığı bu yerde cafeler, ünlü sanatçıların mekân aldığı yerler, sanatçılara ait barlar, restoranlar ne ararsanız bulmak mümkün. Bunun yanı sıra gece yarısı o kadar kalabalık oluyor ki iğne atsanız yere düşmeyebilir.

Bu sokak üzerinde eğlence mekanları bulunduğu gibi aynı zamanda yeme içme üzerine dair harika mekanlar, ünlü giyim mağazaları, tatlıcılar, dondurmacılar aklınıza ne gelirse bulmak mümkün. Diskoda eğlenmek için ise gece 23.00’ten sonra kapılarını açan diskolara gelebilir, içkinizi yudumlarken eğlenceli müzikler ile başka bir dünyada hissetmeniz mümkün. Üstelik her müzik türüne hitap eden barlar da yine burada yer almaktadır. Rock barlardan tutun cazz müziğe kadar aradığınız ne varsa burada.

Akyarlar

Eski bir balıkçı köyü olan bu yere ulaşmak için Aspat Dağlarını aşmanız gerekir. Bu bölgenin eskiden bir Rum yerleşkesi olduğu düşünülmektedir. Rüzgârı sörf severlerin ağzına layık olduğu gibi denizinin temizliği ile de göz doldurur. Çevresindeki doğal güzelliği maalesef siteler bozmuş olsa da merkezinde enfes taş evlere rastlamak mümkün. Kıyısında şirin mi şirin balık lokantaları ve pansiyonlar bulmak mümkün.

Bitez

Windsurf severlerin gözdesi olan Bitez kıyıları aynı zamanda turistlik işletmelerine ve mis kokulu mandalina bahçelerine sahip. Mandalina bahçelerinin ardında gizlenmiş bodrum evleri ile muhteşem bir manzaraya sahiptir. Bu beldede enfes yemekler yerken aynı zamanda da plajının da keyfini sürebilirsiniz.

Göltürkbükü

Bodrum yarımadasının kuzeyinde büyük bir koyun içinde yer alan iki köyün adıdır Gölköy ve Türkbükü. Son yıllarda popüler eğlence mekanları burada bulunmaktadır. Eskiden mütevazi bir yaşantısı olan bu beldede balıkçı teknelerinden daha çok jet sosyetenin teknelerinin yanaştığını görmek mümkün. Burası sadece ülke çaplı değil aynı zamanda dünya çaplı da ünlüleri misafir etmektedir.

Gümbet

Sınırsız eğlencenin diğer bir adı olan Gümbet’te pansiyondan motele her bütçeye hitap eden konaklama yerleri mevcuttur. Bunun yanı sıra kırk çeşit de gece kulübünü bünyesinde barındırmaktadır.

Gümüşlük

Buranın isminin rivayetlerine göre birileri gümüş madeninin çok çıkmasından dolayı bu adı aldığını söylerken diğer bir rivayet ise buranın adının gün batımında denizin aldığı kurşuni renkten dolayı gümüşlük olarak anıldığını söylemektedir. Kıyısında meşhur Tavşan Adası yer almaktadır. Ziyaretçiler antik Myndos kalıntılarının üzerinden gerek adaya tırmanırlar. Burada sürekli yaşayan köylülerin ise yaşam alanları kıyıdan oldukça uzaktadır. Kıyıdaki lokantaları ve tatlı pansiyonları özellikle hafta sonlarında iğne atsanız yere düşmeyebilir. Neyseki köy alanını sit alanı ilan ettiklerinden yoğun yapılaşmanın da önüne geçilmiştir. Türkiye’nin büyük şehirlerinden göç eden sanatçılar da özellikle tercihlerini buradan yana kullanmaktadır. Bizans döneminden kalan küçük kilisesinde ise şanslı gününüzdeyseniz sanat etkinliğine denk gelebilirsiniz. Burası aynı zamanda meşhur mu meşhur Antik Myndos kentinin ta kendisidir.

Gündoğan

Eski adıyla Farilya olarak bilinen bu belde ismini gün doğumundan almaktadır. Yoğun bir konutlaşma bu kısımda görülmektedir. Köyün sırtlarında bulunan çam ormanları ise trekking meraklılarının göz bebeğidir. Yakınlarında Tavşan Adası, Bizans Kilisesi, sarnıç ve bir de manastır kalıntıları bulunmaktadır.

Güvercinlik

Eskiden balıkçı köyü olarak bilinen bu belde şimdilerde ise şık otellere ev sahipliği yapmaktadır. Karşısında Salih Adası bulunmaktadır bu ada balık çiftliklerinin bulunduğu bölgedir. Güvercinliğin girişinde ise Antik Karyanda Kentinin kalıntılarını görmek mümkün. Ne de olsa her tarafı tarih kokuyor Bodrum’un.

Kara Ada

Şifalı suları ile şifa dağıtan adanın eski ismi Arkanessos’dur. Bodruma oldukça yakın olan büyük adalardan biridir. Günübirlik tekne turları ile bu adaya gidip şifa bulabilir ya da nefis denizde yüzebilirsiniz.

Ortakent

Denize girmek içi en çok tercih edilen beldelerden biridir. Deniz kenarında yer almakta olan sevimli lokantaları, her türlü ekonomiye hitap eden konaklama yerlerinden dolayı yazın dolup dolup taşmaktadır. Buraya kadar geldiyseniz mutlaka Kargı koyu denilen plajında denize girmeli ve hazır küçük çaplı bir gezinti yaparken de develeri görebilirsiniz. Müskebi Myken mezarlığı da bu belde de yer almaktadır.

Torba

Özellikle Bodrumda yerleşik hayata geçenlerin olduğu bu belde sakin tatilin Bodrum’daki adresidir. Leleglerden kalma tarihsel yapılarından Bizans döneminden kalma kilisesi ile mutlaka görülmeye değer yerlerden biridir.

Turgutreis

Bu belde ise ismini ünlü denizci Turgut Reisten almıştır. Yarımadanın 2. Büyük yerleşim yeridir. Kumsalı yaklaşık 2 kilometreyi aşmaktadır. Bu beldenin en ünlü özelliği ise cumartesi günü kurulan pazarıdır. Bu pazardan köylüler tarafından satılan organik ürünleri alabilirsiniz. Geçtiğimiz yıllarda hizmete giren marinası ile de turistler tarafından en çok tercih edilen beldelerden biridir.

Yalıçiftlik

Kıyısında gizlenmiş büyük tatil köylerinin bulunduğu bir beldedir. Burada bir kır lokantası bulduğunuzda hemen girmenizi tavsiye ederiz. Köy dokusu ve nefis zeytin ağalarının arasında yemek yeme şansını insan kaç defa hayatında elde eder ki? Bodrum’a göçen sanatçıların yaşamayı tercih ettiği yerlerden biridir. Doğa manzarası tahrip edilmemiş nadir kalan yerlerdendir.

Yalıkavak

Yeni açılan marinası sayesinde oldukça ünlü olan Yalıkavak bir zamanlar süngercileriyle ünlü iken günümüzde balığı ve narenciyesi ile tanınır. Geniş bahçelerin ev sahipliği yaptığı lüks konutlar da burada bulunur. Kıyısında lokanta, pansiyon, otel bulmak mümkündür. Bodrum’da sakinliği arıyorsanız bir ev kiralayıp huzurun sesini dinleyebilirsiniz.

Deve Güreşi

Ege bölgesine has olarak Deve güreşleri Bodrumda da yapılmaktadır. Geleneksel olan bu etkinlik hala günümüzde de devam etmekte olup adeta bir şölen havasında gerçekleşmektedir. Tarihi ise 2 asırlık olan bir spordur.

Güreşler genellikle aralık ile mart ayları arasında tülülerin kızgınlaşmaya başladıkları dönemde yapılmaktadır.

Tülüler, tek hörgüçlü dili deve ile çift hörgüçlü erkek develerin çiftleşmesinden meydana gelen erkek develerdir. Bu soydan gelen develerin güreştirilmesi daha makbuldür.

Deve güreşleri geçmişte nasılsa günümüze de aynı o şekilde ulaşmışlardır. Davul ve zurna eşliğinde gerçekleşen müsabakalar develere süs olarak asılan çanlar ile de oldukça renk katar. Şenlik boyunca her deve günde 1 kez 10 ile 15 dakika arasında güreştirilmektedir. Siz de bu müsabakaları merak ediyorsanız kışın başından bahar başına kadar olan zaman diliminde hayatınızda bir kez görebileceğiniz bu etkinliğin tadına varabilirsiniz.

Bodrum Pazarları

Bodrum iklimsel yapısından ötürü insanların çoğunun dışarıda vakit geçirdiği bir Akdeniz ilçesidir. Yüzyıllardır işlek olan limanın verdiği saldırılardan ötürü ise evlerin ilk katlarında pencere ve kapı genellikle bulunmaz. Geleneksel bir bodrum evini dışarıdan görmek neredeyse imkansızdır mutlaka bir yerlere saklanmıştır.

Çarşı içinde bulunan Ali Usta’dan Bodrum Sandaleti olarak dünyaca tescillenmiş antik sandaletlerden gelen turistler mutlaka alır. Bunun yanı sıra cam boncuk da bu topraklarda yüzyıllardır üretilmekte olan bir el emeğidir. Daha çok burada göz boncuğu olarak anılan mavi boncukların nazardan koruduğuna inanılır.

Halıları, dokumaları, ahşap oymacılığı ve çömlekleri ile rengarenk bir skalası vardır bu yarımadanın. Bu eserlerini sergileyen birçok zanaatkar ve sanatçı burada bulmak mümkün. Otantik ürünler bulabileceğiniz gibi dalından koparılıp da getirilen meyve ve sebzeleri de bu güzelim yerde bulabilirsiniz. Fiyatları da oldukça uygundur.

Pazarlar Nerede ve Ne Zaman Açılıyor?

  • Pazartesi – Türkbükü beldesinde
  • Salı – Bodrum, Gölköy (yalnızca giysi, kumaş ve hediyelik),
  • Çarşamba – Ortakent, Gündoğan beldesinde
  • Perşembe – Yalıkavak beldesinde
  • Cuma – Bodrum ve Yalıçiftlik beldesinde
  • Cumartesi – Turgut Reis beldesinde
  • Pazar – Gümbet, Kızılağaç, Mumcular beldesinde

Yöresel Yemekler

Bu güzel denize nazır yarım adada elbette bu kadar çoklu kültürün bir yaşantısı olarak yemeklere de yansımasını görmek mümkün. Bodrum’a tatil için gelinebileceği gibi yemekleri de o kadar iyi ki sadece yemek yemek için gelmek bile bir opsiyon.

Çökertme Kebabı

Bodrum’a has olan çökertme kebabı birçok restoranın menüsünde yer almaktadır. Rendelenen patatesler kızartıldıktan sonra üzerine şeritler halinde konulur ve yoğurt ve kızarmış tereyağı eşliğinde servis edilmektedir.

Kabak Çiçeği Dolması

Aslında sadece Bodrum’a değil tüm Egeye özgü olan kabak çiçeği dolması yerel halk tarafından oldukça sevilen ve bir o kadar da sağlıklı bir yiyecektir. Bu yemeğin ana malzemesi ise oldukça ilginçtir. Sabahın erken saatlerinde birçok zahmetle toplanan kabak çiçeklerinden yapılır. Çiçeklerin güneş tepeye varmadan toplanması çok önemlidir bunun sebeplerinden biri çiçeğin güneş ile hem çok açılmaması hem de içerisinde haşarat olmamasıdır. Bu lezzeti pazarlardan alıp yapabildiğiniz gibi aynı zamanda yerel esnaf lokantalarında da deneyimlemek mümkün.

Kalamar Tava

Denizde babası çıksa yerim tabiri eminiz ki bu topraklarda ortaya atıldı. Deniz nimetlerinin güzelliklerinden biri de muhakkak ki kalamar. Burada denize nazır kalamarınızı sipariş ettikten sonra denizin tadını çıkartarak kalamarın keyfine maksimum verimde varabilirsiniz.

Keşkek

Keşkek birçok Anadolu şehrinde görülse de bu yöreye de has bir yemek içerisinde kemikli et, buğday, nohut, kırmızı biber ve tereyağı bulunmakta. Burada keşkek yapan bir yer görürseniz yemenizi mutlaka tavsiye ederiz yoksa kim bilir ne zaman karşınıza böyle yöresel bir güzellik çıkar.

Yöreye Özgü Balıklar

Bodrum deniz mahsulleri ile oldukça ünlü bir ilçedir. Burada satılan balıklar genellikle yörede avlanmakta olan Barbun, Çipura, İmarit, Karagöz, Mercan, Kefal vb. gibi birçok tür bulunmaktadır. Denizden taze taze çıkan bu balıkları mevsiminde yediğinizde tadına doyum olmayacak. Çipura ve levrek balık çiftliklerinde de yetiştirildiğini unutmamak lazım. Çiftlik balıkları daha ucuzken deniz balıkları daha lezzetlidir. Balık yiyeceğiniz ya da alacağınız yerde mutlaka sormakta fayda var.

Bodrum Sandaleti

Bodrum sandaleti ismi ile anılan ve dünyaca ünlü bir sandalettir. Bu öyle meşhur ve güzel bir sandalettir ki birçok ünlüyü ve sanatçıyı giydirmektedir. Hammaddesi özel yöntemler ile ustaların ellerinde eğitilen bu şık ve hafif ayakkabılar yaz için oldukça idealdir. Antik dönemin esintilerini taşımakta olan bu sandaletler aynı zamanda ergonomisi ile de kullanımı oldukça rahattır. Bodrum merkezinde bulunan Ali Usta 35 yıldır sandalet üretmekte. Yolunuz bu tarafa düşerse bu otantik ve eşi benzeri olmayan ayakkabılardan almanızı tavsiye ederiz.

Bodrum’a Nasıl Ulaşabilirsiniz?

Bodrum, Ege bölgesinde yer alan Muğla ile bağlı 13 ilçeden biridir. Bodrum Ege kıyısında yer alan bir yarım adadır. Bodrum içerisinde bulunan çok sayıda beldeleri ile turistlik bir ilçedir.

Yakın çevresinde ise Fethiye, Marmaris, Datça, Didim, Kuşadası gibi harika noktaların dışında Yunan adası olan Kos’a da feribotla ulaşım sağlanmaktadır.

Her ne kadar tatil için Bodrum bahar ve yaz aylarında tercih edilse de turistlik açısından oldukça kalabalık bir ilçe olduğunu unutmamakta fayda var. Burası 4 mevsimde de cennetin yaşanabileceği bir yer olduğundan, kış ya da sonbaharda gelmekten çekinmemelisiniz. Bu aylarda daha az insanlı ve daha huzurlu Bodrum’a şahit olacaksınız.

Bodrum’a şahsi aracınızla gidebileceğiniz gibi otobüs ya da uçakla da ulaşım sağlayabilirsiniz. İlçeye hava yoluyla olan ulaşım Milas Bodrum Havalimanı’ndan gerçekleşmektedir. Bodrum merkeze havalimanın uzaklığı 32 kilometredir. Havalimanına gitmek için taksi ya da havalimanı araçlarını kullanabilirsiniz. Ayrıca otogardan Havaş servislerini kullanabilirsiniz. Yolculuğunuz yaklaşık yarım saat sürecektir.

Karayolu ile Ulaşım

  • İstanbul’dan: 800 km (ortalama 10 saat, ücretli yoldan giderseniz 8 saat)
  • Ankara’dan: 650 km (yaklaşık 8,5 saat)
  • İzmir’den: 230 km (Milas-Söke yolu üzerinden yaklaşık 3 saat)
  • Bursa’dan: 570 km (yaklaşık 7 saat)
  • Fethiye’den: 240 km (yaklaşık 4 saat)
  • Marmaris’den: 160 km (yaklaşık 2 saat 15 dakika, Datça’dan feribot ile de gelebilirsiniz)
  • Datça’dan: Feribotu ile 45 km (yaklaşık 1 saat 20 dakika)
  • Didim’den: 96 km (yaklaşık 1 saat 40 dakika)
  • Kuşadası‘ndan: Milas-Söke yolu üzerinden 150 km (yaklaşık 2 saat)

Havayolu ile Ulaşım

  • İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan Bodrum’a 55 dakikada geliniyor.
  • Bodrum Havalimanı’ndan merkeze gitmek ortalama 40-45 dakika sürüyor.
  • Uçaktan indiğinizde imkanlarınız doğrultusunda araç kiralayabilir ya da özel transfer ile istediğiniz yere geçebilirsiniz.
  • Havaalanına inen her uçak için düzenlenen Havaş servislerini de kullanabilirsiniz. Ücretler kişi başı 23 TL.dir.
  • Servis havalimanından çıkarak, Güvercinlik ve Torba kavşağına, sonra da merkezde bulunan otogara geliyor.
  • Tam tersi merkezden havalimanına’da her saat başı otogardan Havaş servisleri kalkmaktır.

Feribot ile Ulaşım

Bodrum’da 1 tane yolcu limanı ve 1’den fazla yat limanı bulunmakta.

Bodrum Datça feribot hattı (2020)

Yaz aylarında gidiş dönüş olarak 3 sefer düzenlenmekte olup, kışın bu seferler 2’ye hatta 1’e düşmektedir. Yol yaklaşık olarak 1,5 saat sürmektedir.

Bodrum Datça Feribot Fiyatları

  • Kişi başı tek yön 70 TL.
  • Aynı gün gidiş geliş 125 TL.
  • Otomobil ile gidecekler kişi başına 35 TL fark alınır.
  • Bisiklet, motosiklet ya da karavan kiralama ücretlerinde farklılıklar olmakta olup, daha detaylı bilgi için Bodrum feribot resmi web sitesini ziyaret ederek inceleme yapabilirsiniz.

Bodrum Kos Adası Feribot Ulaşımı

  • Datça’dan veya Bodrum’dan daha az sürede Schengen vizesi olmadan Yunan adası olan Kos’a (İstanköy) geçebilirsiniz. Sadece 20-30 dakika sürüyor.
  • Sezonun Mayıs ayı sonrasında başlamasıyla açılan Yunan kapı vizesi ile adaya geçebilirsiniz. Oradan da başka Yunan Adası’na da geçiş yaparak tatilinizi değerlendirebilirsiniz.
  • Ayrıca Fethiye’den çıkışlı Rodos, Simi ve Kos Adalarını içine alan turlara katılabilir, oradanda Bodruma geçiş yapabilirsiniz.
  • Kos Adası, Yunan Adaları içerisinde Bodruma yakınlığı ile en çok ziyaret edilen noktalardan biri. İmkanınız varsa mutlaka keşfedilebilecek yerlerden biri.
  • Bodrum Kos feribot fiyatları ise kişi başı tek yön 17 €, gidiş dönüş 20 €, farklı günlerde gidiş dönüş yaparsanız 25 €. Tek yön otomobille geçiş fiyatı 75 €. dur.

Ayrıca Bodrum’dan Leros, Patmos, Rodos ve Simi Adalarına’da arada turlar veya seferler düzenlenmektedir.

Seferler hakkında +90 (252) 316 08 82 numaralı telefonu arayarak sefer ve fiyat bilgilerini almanız mümkündür.

Otobüs ile Şehir İçi Ulaşım

Bodrum otogar ilçenin hemen merkezi bir konumunda yer almaktadır. İlçe içi ulaşımı sağlayan minibüsler, Havaş servisleri ve şehir dışı ulaşım buradan sağlanmaktadır. Şehir içindeki ulaşımı gerçekleştiren minibüsler ile Bodrum ve diğer tüm noktalarına 5-10 TL arası ücret ödeyerek gitmek mümkün.

YAZAR BİLGİSİ
Modanium Özel
Modanium özel yayınıdır - Doğada seçimi kadın yapar !
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.